Chicago(30.12.2010)

  İlk fırsatta Gps'siz haritasız, İnternational olmayan ehliyetimizle zar zor kiraladığımız arabayla,Chicago'ya gidiyoruz.Bir süre yolumuzu kaybettikten sonra nihayet I-94 te Chicagoya doğru gidiyorduk.Yeni Yıla Chicago'da girmek istiyorduk..4 saatlik yolun ardından Chicagodaydık yeni yıl öncesi Chicago şehir merkezinde inanılmaz kalabalık bir trafik vardı.Uzun süren stresli kayboluşlarımızdan sonra (özellikle kalabalık trafikten dolayı) arabayı bir marketin parkına bırakıp bir cafede Otel için tekrar Google danıştık.1 saatlik aşırı stresten sonra arabayı otel parkına teslim ettik, sonra odamızda biraz dinlendik.Ama uyumaya niyetimiz yoktu hava karardıktan sonra Chicago'nun o büyüleyici şehir merkezine attık kendimizi.Windy City(rüzgarlı şehir) de şanslıydık ki son gün hariç pek de rüzgara maruz kalmadık hava muhteşemdi kış mevsimi için..Sokaktaki amatör müzisyenler şehirdeki gökdelenler ve rengarenk şehir ışıkları, İstanbuldan sonra ilk kez büyük bir şehirde olduğumuzu hissettirdi.Ann Arbor dan sonra bu değişiklik süperdi bizim için..

  Herkes ve heryer yeni yıla hazırlınaıyordu.Christmas şarkıları,çok güzel süslenmiş noel ağaçları herkes şölene hazırlanır gibiydi.Michigan Avenue için downtown caddesi diyebiliriz.Kaldığımız otel bu caddede merkezi bir konumdaydı.İlk durağımız otele çok yakın olan Milenyum Parkıydı.Parkta karşılıklı konmuş iki digital ekran ve dev bir fasulyeyi andıran Cloud Gate görülmeye değer ilginç yapılardı.Cloud Gate aynı zamanda ilginç bir ayna görevi de görüyordu.Şehir merkezindeki akşam yürüyüşümüzden sonra dinlenmek için Michigan Avenuede ki Best Western Hoteldeydik tekrar...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder